Kamuoyunun da hatırlayacağı üzere, haciz işlemi için Şanlıurfa'nın Suruç ilçesine giden meslektaşımız Stj. Av. Büşra TEKSÖĞÜT'e, 09.01.2024 tarihinde haciz işleminden sonra pusu kurulmak suretiyle menfur bir saldırı gerçekleştirilmiş ve meslektaşımız Stj. Av. Büşra TEKSÖĞÜT yaralanmıştı.
14.11.2024 tarihinde (dün) Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde haciz işlemi için bulunan ve İstanbul Barosuna kayıtlı olan meslektaşlarımız Av. Mehmet TOPRAK ve Av. Mehmet Berf KALKAN; 09.01.2024 tarihinde Stj. Av. Büşra TEKSÖĞÜT'ün yaralandığı saldırının faillerinden olan Ahmet E.'nin azmettirmesiyle, Ahmet E.'nin kardeşi tarafından menfur bir saldırıya uğramış ve gerçekleştirilen saldırı neticesinde meslektaşımız Av. Mehmet TOPRAK, üç ayrı yerinden bıçaklanmış ve tedavi edilmek üzere hastaneye kaldırılmıştır. Olayla ilgili olarak iki şüpheli gözaltına alınmış, şüphelilerden Ahmet E. adli kontrol uygulanarak serbest bırakılmış, diğer şüpheli ise tutuklanmıştır.
Aynı haciz mahallinde daha önceden de aynı fail(ler) tarafından saldırı gerçekleştirilmiş olması, suçla etkin şekilde mücadele edilmediği gerçekliğini bir kez daha ortaya koymuştur. Olay esnasında çok sayıda çevik kuvvet bölgede bulunmasına rağmen herhangi bir etkili müdahalede bulunulmaması, akabinde faillerden Ahmet E.'nin adli kontrolle serbest bırakılması da bunun ispatıdır.
Barolar "meslek örgütleri" olarak tanımlansalar da, gerçekte birer savunma örgütleridirler. Barolara kayıtlı olan avukatlar da, yurttaşların savunma hakkı başta olmak üzere tüm haklarını koruyan en önemli sujedir. Bu bağlamda, yargının kurucu unsurlarından bağımsız savunmayı temsil eden ve kamu hizmeti gören avukata saldırı, aynı zamanda hukuk devletine ve yurttaşın savunma hakkına da saldırıdır.
Buradan yetkililere de açıkça şunu söylemek istiyoruz: Avukatların yüzyıllar boyu mücadele ederek kazandıkları yasal haklarını yok sayarak ortaya koyduğunuz uygulamalar, avukatlara saldırı olarak geri dönmektedir. Avukatlara yapılan saldırıların bir nedeni de budur! Bu bağlamda, avukatların yasal haklarının istisnasız olarak uygulanmasını talep ediyoruz.
İstanbul Barosu, herhangi bir avukata yapılan saldırının karşısında olmuş, olmaya da devam edecektir. Baromuz üyesi saldırıya uğrayan meslektaşlarımıza yapılan menfur saldırıyı lanetliyor; meslektaşlarımıza ve ailelerine geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.
Tüm hukuki süreçlerin de Şanlıurfa Barosuyla birlikte etkin şekilde takip edildiğini kamuoyuna saygıyla bildiriyoruz.
İSTANBUL BAROSU